“Vazgeçmiş olmanın
ızdırabı bir hatıraya dönüştüğünde, siz de yeni bir hayata başlamış olursunuz.”
Anonim
İnandıklarımızdan, bildiklerimizden vazgeçmek ve ona bir
duygu, bir anlam yüklememek bizi korkutur. Eşyalarımızdan, yerimiz ve
yurdumuzdan, rahatımızdan, etrafımızda olanlardan her birinden ayrılmak bizi
yanlızlaştırır.
Yeninin kapısını aralayabilmek için, bütün her birine
yüklediğimiz anlamların neler olduğunu kavradığımızda, bütün
vazgeçemediklerimizin bizde yarattığı isteği, arzuyu, öfkeyi, korkuyu
anladığımızda ancak bırakan, vazgeçen, yeni bir yol arayan kaşif olabiliriz.
İnancımızı geliştirir, olabilecek olasılıkları yeniden
araştırmaya başlarız. Doğru olduğunu, mutluluğu nasıl bulacağımı, huzurun,
zenginliğin benim ölçütlerimde varlığını sürdürmediği bir alanda ancak yeni bir
doğuşu, inancı ve güven duygusunu uyandırabilir.
Biz ise her öğrendiğimize saplanır kalırız, araştırsak da
bilgileri bile inandığımız alanda buluruz. Bundan zevk duyarız bizi
desteklediği, bizi doğruladığı için. Oysa ki salt doğru, sadece benim anlayışım
içinde olan bir doğrudur.
Bildiğimiz doğrular ve vazgeçmediklerimiz, bağlılıklarımız,
bağımlılıklarımız bizi ayakta tuttukça biz katılaşır, sertleşir, içinden
çıkamadığımız bir labirentin içinde kısılır kalır ve sadece bir tatil, bir
değişiklik ile onlardan sıyrılmaya, biraz nefes almaya başlarız. Kendimizi
aslında daha yanlızlaştırırız.
Yoga, İNANCIN ÖZGÜRLÜĞE AÇILAN BİR KAPI olduğuna değinir.
İnanış olana karşı geliştirdiğim, sonrasında bildiğimi zannettiğim bir güvenlik
duvarıdır, oysa ki inanış bir biliş değil, sadece tadına bakabilme yetisi,
dokunabilme, kokusunu alabilme, duyabilmeve ve görebilme yeteneğidir.O an
içinde hissedebildiklerimi yaşama özgürlüğüdür.
Bütün bu duyumsadıklarımı ardımda bırakıp anın içinden
geçebilmedir. Yeniden aynı şeye defalarca bakıp onu yeni uygulamalar içinden
geçirmek değil, başkalıklardaki aynıları anlayıp, her birini yaşanmışlıklar
olarak kabul edebilmektir.
Yaşanmışlıkların deneyimlerine, bende bıraktığı izlere
tutunmak yerinde gördüklerimin ve yaşadıklarımın zenginliği içinde,
dönüşebildiğim ölçüde, sürdürebildiğim bir hayatın içinden geçebilme yetisidir.
Namaste!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder